Kadın erkek
ayrımını, dinin hayatımızdaki yerini, değerlerimizi, inançlarımızı,
sevdiklerimizi seçtiklerimizi, yani ben dediğimiz her şeyi acaba hiç
sorguladık mı? Savaşların neden olduğunu, cinayetlerin neden olduğunu, tüm
dünyanın gittikçe neden kötü olduğunu, insana niye tecavüz edildiğini, insan ayrımını, eziyeti, işkenceyi, tacizi, bunların ne zaman başladığını ve nasıl
sonuçlanacağını, kısaca hayatı hiç düşündük mü? Düşünmeliyiz çünkü tüm pislikler düşünmeyenlerin yüzünden oluyor.
Hayatta iyilikler de güzellikler de var tabi. Mücadele eden insanlar, güzellikleri düşünen insanlar.. İnsanlar ilk zamanlardan beri bir şeyler için mücadele verdiler. Yapılan şeyin
sonucu fayda sağlamasa bile çıkış yolu fayda sağlama amacı gütmüşse eğer fark etmez. Doğruyu
söyleyen insanlar saygıyı hak ediyor. Dünyayı güzelleştirmek isteyen insanlar sevgiyi hak ediyor. Tüm güzelliklerin çok az bulunduğu, yaşadığım şu dönemde özellikle. Ve benim kalbinde iyi niyet barındıran insanlara saygım sonsuz.
Şöyle geçmişe bir
bakarsak eğer, filmler izlersek, kitaplar okursak, bunların gerçeklere yakın
‘’kurgular’’ olduğuna inanan biri olarak şunu söylemek istiyorum. Tüm bunların
kökeninde ya inanç yani dinin ya da bencilliğin olduğunu düşünüyorum. Daha doğrusu
din istismarcılarının (savaşların çoğunun nedeni din kaynaklı olmasıydı. Bir din gelir öncekini yok etmeye çalışan insanlar savaşır. Herkes kendi düşüncesinin doğru olduğuna inanır. İnsanlar ölür.) ve kontrolsüz , karaktersiz, şerefsiz, bencil insanların (kadınları insanları rahat bırakın artık. Çocukları rahat bırakın. İnsanların karakterlerini rahat bırakın. Kendi işinize bakın. Kendi pisliklerinizi düzeltmeye çalışın.) olduğunu düşünüyorum. Bence olması gereken herkesin kendi işine bakması ve yaptıklarını yapamayacaklarını düşünmesidir. Seçme hakkının ciddi anlamda oluşması ve insanların saygıyı öğrenmesi kendi işine bakması gerekiyor.
Çoook uzun yıllar öncesinden bugüne bakalım. Çok fazla kadın
filozof, astronom, matematikçi, fizikçi var mı? Tabi ki yok. Olmamasının nedeni
ise bu kadınların cadılıkla, fahişelikle, aptal gibi ifadelerle suçlanması, imkan
verilmemesi, üstelik eziyet, tecavüz, taciz edilmesi. Son saydığım konularda kadınla erkek arasında bir fark bulamıyorum. Bulan varsa bana da anlatsın ki neden kadınların astronom olamayacağını biz de öğrenelim.
Sokak ortasında dövülen kadınlar, hamile haliyle kaldırımda sürüklenen kadınlar, eğitimli? eşler tarafında felç olana kadar dövülen kadınlar, para getirmediği için dövülen kadınlar ve çocuklar, halktan biri tarafında kova ile kurtarılan sokak ortasında kocası tarafında bıçaklanmaya çalışılan kadın, babasının arkadaşı diye arabasına binince tecavüze uğrayıp öldürülen Mert, başına geleceklerden habersiz evine gitmek için minibüse binip tecavüze uğrayıp öldürülen yakılan bıçaklanan parçalanan Özgecan, 13 yaşında tecavüze uğrayıp fuhşa zorlanan, kör olana kadar dayak yiyen, sonra kaçan fakat kaçmasının sonucunu akrabalarının canıyla ödediği Luisa, sevgilisiyle öpüştüğü için 16 yaşında bulunduğu yerin yerlileri (kendilerini namus bekçileri ve adalet sağlayıcıları olarak gören beyinsiz kişiler) tarafından dövülen ve sonra intihar eden şu an bu bilgileri ve daha fazlasını nette yazan (ondan izinsiz bunları yazdığım için ondan şu an özür diliyorum) şu an 33 yaşında olan güçlü Fulsen, kendisinden boşanmak isteyen 30 yaşındaki karısını sokak ortasında önce ayaktayken, ardından yere yatırıp bıçaklayan 43 yaşındaki hayvan, bedeni parçalanarak öldürülen kadınlar.............
Tamam daha öncede söylediğim gibi sadece kadınlar şiddet görmüyor aynı zamanda erkekler de şiddet görüyor. Ama bunu belki kadınlar kadar sesli söylemiyorlar. Ya da kadınların sokak ortasında öldürülmesi kadar benzer bir olay erkekler için çok yoktur. Ben şahsen hiç haberlerde kendisini terk eden kocasını çocuklarının gözünün önünde bıçaklayıp kurşuna dizen bir kadın görmedim. En azından bu oran bence daha az. Ama erkeklerin de şiddet gördüğünü düşünüyorum. Kadınlar daha çok manevi olarak zarar veriyorlar erkekler ise hem fiziksel hem manevi olarak.
Arkadaşlar, daha çok erkek arkadaşlar. Ne alıp veremediğiniz var kadınlarla. Sizin istediğinizi yapmayan bir kıza da or..pu, sizin istediğinizi yapan kıza da aynı şekilde or..pu diyorsunuz. Yani sizin gözünüzde bir insanın cinsiyeti sizden farklıysa o kadın, o kız direkt or..pu oluyor.
Bir yerde bir kız gördüğünde özellikle de yalnız bir kız ya da çocuk; aklına tecavüz ve taciz etmek gelen insanların o hastalıklı beyinlerine lobotomi yapma isteği uyandırıyorsunuz insanda. Sizi nefes alacağınız kadar dar bir alanda ışıksız sessiz bırakarak ölene kadar kendinizle yani o hastalıklı düşüncelerinizle baş başa bırakma isteği uyandırıyorsunuz insanda. Hatta bazı insanlarda yapacağı şeylerin emrini cinsel organından alan bu hastalıklı kişilerin cinsel organlarına yapılması planlanan müdahalenin nasıl olması gerektiğini düşünme isteği uyandırıyorsunuz. Bazılarında idam edilmesi gerektiği fikrini, bazı insanlarda da işkencenin nasıl yapılması gerektiği fikrini uyandırıyorsunuz.
Tüm insanlara, kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere, kendini savunma, yardım etme, insani duygular, değer verme, dayanışma, dünya öğretilmeli, herkese her şey öğretilmeli ki pislikler azalsın. Anne baba olma, eş olma, sevgili olma öğretilmeli. Ama ilk önce sevmek öğretilmeli. Kendini, hayatı, insanları, hayvanları, dünyayı, bitkileri, her şeyi sevmek öğretilmeli. Belki pislikler biraz biraz azalmaya başlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder