13 Temmuz 2014 Pazar

İçimdeki Benler

     Merhaba, gece 03:54. Ramazanın bir akşamı, hava çok sıcak.
     Bazen istediğimiz şeyler olur bazense istemediğimiz şeyler, bazen istediklerimiz olmaz bazense başkasının duası kabul olur. İstediklerimiz olmadığında üzülürüz hatta depresyon boyutunda bile yaşayabiliriz üzüntümüzü. İşler yolunda gitmediğinde mızmızlanmaya başladığımızda artık vazgeçmeye de başlarız. Ama sonra eğer görebiliyorsak tabi, olayların nasıl çözüldüğünü görürüz. Allah'ın gerçekten çok güzel dengesi var. Hiç belgesel seyreder misin bilmiyorum fakat gerçekten çok ufak dengeler üzerine kurulu yaşantılar. Çok istediğim şeylere bakıyorum benim için büyük şeyler başkası için gerçekten önemsiz şeyler. Ama Allah için bir yük ya da saçma şeyler değil istediklerim. Çünkü biliyorum ki Allah bana her şeyden çok değer veriyor. Çünkü dua ettiğimde kabul ediyor. Çünkü dua ettiğimde beni dinliyor. Sevdiğin biri için yaptığın en büyük şey, en büyük fedakarlık ne diye sorarsan eğer sana derim ki; dua etmek. Çünkü bana göre sevdiğin kişiler için yapabileceğin en büyük şey dua etmektir. Onu düşünüyorsun ve onun için bir şeyler istiyorsun. Daha güzeli var mı ki?
     Hiç ummadığın bir anda istediğin şeyler oluyor ve hayatın kendiliğinden yola giriyor ne garip. Birden bir bakıyorsun ki aslında duan kabul olmuş. Senin bir şey yapmana gerek kalmamış. Bu sistem öyle güzel çalışıyor ki insanın gözlerine, mutluluk , farkındalık, sevgi gözyaşının doğmaması mümkün değil. Yani yapabilen için karamsarlığa düşmemek çok güzel. Sonunda meyvelerini toplamak çok güzel. Huzura kavuşmak çok güzel. İnsan ne olursa olsun bir şeye inanmalı. İnsana ne olursa olsun sevmeyi öğretmeli.

     Neyi yapmam gerektiğini biliyorum fakat nasıl yapmam gerektiği konusunda sıkıntılıyım. Sonuca ulaşmak için yöntemi bulmak dileğiyle, iyi geceler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder